Gönenç Uyanık ve Nuran Evren Şit ikilisinden Netflix’e bir vasat iş daha diye mi başlık atsam yoksa yaklaşık 15 yıl sonra Türk televizyon tarihine geçen o efsane çift Beren Saat ve Kıvanç Tatlıtuğ buluştu mu diye yazsam bilemedim. İkincisiyle girseydim büyük bir ihtimalle filmden çok hoşlanacağım anlaşılırdı ama ne yalan söyliyim Atiye de ki kolaylık ve vasatlık neyse bence bu filmde de o var. Yani gerçekten bizim ülkede hikayenin, diyaloğun bu kadar önemsenmemesi bana her geçen gün daha fazla batıyor. Tamam dünyada da son 10 yılda senaryo konusunda çok farklı iş çıkmıyor anlıyorum ama birbirinin aynısı filmler yapma işi epey can sıkmaya başladı. Bu platformlara para ödeyip karşılığında vasat bir tv dizisi, filmi izlemeyelim artık be.
Direkt konuya filmin en beğenmediğim yönüyle gireceğim, bir film romantik komedi olsa bile ne anlatmak istediğini daha ilk 10 dk’dan verirse bu işin zevki heyecanı nerede kalacak? Gerçekten merak ettiğim bir konu, zaten insanların artık bir filme, diziye ayırdıkları süre bile hayatında belli bir orandayken onlara bu kadar basit bir işi sunmak bana çok saçma geliyor. Filmin izlenme sayıları tabii ki yüksek olacak yaklaşık 90 dk süren bir iş ve başrolleri unutulmaz isimler oldukları için buna çok okeyim ama inanın şu filmde ki next next mantığının ne kadar kullanıldığına dair bir istatistik yayınlansa ne demek istediğimi anlarsınız. Benim filmde gerçekten takıldığım en büyük nokta senaryonun çok zayıf olması, gerçekten böyle güzel prodüksiyon ve cast ekibiniz varken senaryoyu bu kadar vasat yazmak neden bilmiyorum. Kendi janrasında değerlendirdiğimde de bir yere koyamıyorum açıkçası, örnek aldığı Lost in Translation filmini baz alsak dağlar kadar fark var gerçekten. Ben kesinlikle her şeyimiz özgün olsun demiyorum evet gerçekten senaryo bir matematiğe göre yazılıyor katılıyorum ama bir şekilde farklılaşmanın yollarıda bulunmalı.
Öte yandan takıldığım bir şeye gelmek istiyorum Beren Saat’in sesine ne oldu ? Yani avrupada bir ülkede Türk sinemasına hiç hakim olmayan bir insan olsam gerçekten kendi diline dublaj yapıldığını düşünür bi kontrol ederim lan yanlış dilde mi açtık diye. Filmin yüksek çoğunluğunda sesi o kadar bayıyor ki insanı, inanılmaz. Ya zaten diyaloglardan bir beklentim yoktu açıkçası, Atiye ve Zeytin Ağacındaki diyalogları gördükten sonra. Ama lütfen abi tamam Batı’nın hep iyi yanlarını alırız zaten anlıyorum da şöyle saçma hiç bizden olmayan konuşmalara, monologlara gerek var mı ya? Hayır bide bundan 4, 5 yıl öncesine kadar yapılan yapımlarla kıyasladığında ciddi bir kültürden kopma ve sadece Netflix uygun diyalog yazma işi var. Herhalde parayı veren düdüğü çalar konsepti laf, söz söyleyemiyoruz. Çünkü başka ülkelerin işlerine baktığınızda streaming platformalarında paylaşılan hiç de böyle bir zorlama görmüyoruz.
Filme dair hoşuma giden çok az şey vardı bunlaradan birini söylemeden geçmeyeyim. Ben gerçekten Kıvanç Tatlıtuğun adını Türkiyedeki en iyi oyuncular ilk 5’ine yazdırdığını düşünüyorum. İyi, kötü senaryo fark etmeksizin çeşitli rollere çok iyi uyum sağlıyor ve kötü diyaloğu bile jest mimiklerle çok iyi hallediyor. Bazı insanlar overacting konusunda farklı düşünsede benden, ben gerçekten beğeniyorum oyunculuğunu. Uzun lafın kısası herhalde son zamanlarda hakkında iyi bir şeyler söyleyemeyeceğim ender filmlerden biri oldu benim beklentimin baya altında kalan bir iş desem yeridir. Araya attığınız iki, üç drone görüntüsü içinde teşekkür ederiz krallar. New York gördük sayenizde. Gerçekten yapacak bir şeyiniz yok ve bu ikili arasındaki o çekimi, uyumu izlemek istiyorsanız yüzde yüz bakın derim ama çok büyük umutlarla açmamakta fayda var. İyi Seyirler dilerim, yorumlarınızı bekliyorum.
Benzer içerik:
Sizin için önerilenler
(Henüz oy verilmedi)
Loading...Cevap bırakın
This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.
